T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
İZMİR / KONAK - Kıbrıs Şehitleri Ortaokulu

Haberler

Mrt

“Birleşmiş Milletler tarafından 1977’de ilan edilen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, idrak edilmeye başlandığı günden bu yana, insan hakları temelinde, kadınların eşitlik, refah ve daha huzurlu yaşam özlemlerini dile getirmelerine vesile olan önemli bir gün olmuştur.

Toplumun en etkili yönlendirici, birleştirici ve koruyu gücü olan kadın; toplumun yapı taşını oluşturan aile kurumunun da temeli, kadim kültür ve medeniyetimizin vazgeçilmez unsurudur.

Cennetin, annelerin ayakları altında olduğunu müjdeleyen yüce dinimiz İslam ve kadını her daim baş tacı sayan medeniyetimiz, hem ebedî hayattaki mutluluğun hem de bu dünyadaki huzurun, kadınların gönlünü kazanmaktan geçtiğini vurgulamaktadır.

Bu hususlar doğrultusunda okulumuzda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü panasu hazırlanmıştır.

Mrt

Okulumuz öğretmenlerinden İsmail DÜNDAR ve Vedat YILDIRIM rehberliğinde 7/A, 8/B ve 5/C sınıfı öğrencilerimizle sasalıya gezi düzenlendi. Öğrencilerimiz doğal yaşam parkında 3 Mart Dünya Yaban Hayatı Günü ile ilgili bilgilendirme yapıldı. Daha sonra doğal yaşam alanlarındaki hayvanları görerek yaşamları hakkında bilgilendirme yapıldı. Öğrencilerimizin bu süreçte çok keyif aldıkları görüldü.

Şbt

Okulumuz öğrencileri TVF Kadınlar 1. Lig Takımlarından Göztepe ve Edremit Belediye arasında 24 Şubat Cumartesi oynanan müsabakaya velileri ve öğretmenleri eşliğinde katılmışlardır. Öğrencilerin spora olan bakışının geliştirilmesi, birlikte bir etkinlik yapmaktan kaynaklı kaynaşmalarının ve sosyalleşmelerinin arttırılması amaçlanmıştır. Öğrencilerin ömaç esnasında mutlu oldukları gözlemlenmiş olup verimli bir etkinlik olmuştur.

Ock

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği ve Çevre Dairesi Başkanlığı, her yıl Ocak ayının ikinci haftasında (08-14 ocak 2024) Enerji Verimliliği Haftası etkinlikleri düzenlemektedir. Bu kapsamda okulumuzda enerji verimliliği ile ilgili pano düzenlendi. 

Kas

Kas

İl Millî Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi'nin 10 Kasım Mesajı

    10.11.2023 06:32 116 İl Millî Eğitim Müdürü Dr. Ömer Yahşi'nin 10 Kasım Mesajı

Şanlı mazimizin ebedi kahramanlarından Kurtuluş Savaşı'mızın Başkomutanı, Türkiye yüzyılının öncüsü, cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ebediyete irtihalinin 85. yılında saygı, özlem ve rahmetle anıyoruz.

Bir asır önce milli egemenliğine ve onuruna doğrudan sahip olmanın kıymetini iyi bilen aziz milletimizi, İstiklal Harbi ile müşterek bir amaçta birleştiren Gazi, zamana yenilmeyen fikirleriyle atiye ışık tutan bir liderdir. Kadim medeniyetimizin köklerinden beslenen inanç, irade, adanmışlık ve istiklal aşkıyla sadece Türk tarihine değil dünya tarihine de etki eden bir mümtaz bir değerdir.

Kurtuluş Savaşı'na damgasını vuran "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır." sözleriyle milletimizi al bayrağın gölgesinde ortak bir gayede buluşturmuştur. Vatan sevdası, askeri zekâsı, aldığı insani ve vicdani kararlar ile milletimizin kendi kaderini tayini noktasında güçlü bir irade ortaya koyarken ilhamını şanlı tarihimizden almıştır. Ömrünü vatanına ve milletine vakfetmiş, hayatının son anına kadar ülkesine hizmet etmiş ve medeniyetimizi bu topraklarda daim etmek için hiçbir mücadeleden kaçınmamıştır.

Onun "Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." sözü Türk milletinin hür yaşama azminin ve iradesinin ifadesidir. Hür ve müstakil yaşama iradesini her şeyin üzerinde tutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün fikirleri ve çabası, yalnızca ülkemizle sınırlı kalmamış; kalplerde yaktığı istiklal ateşiyle bağımsızlık mücadelesi veren tüm milletlere de örnek teşkil etmiştir.

Aziz vatanımızın en kıymetli hazinesi sevgili çocuklarım; milletimizin kaderini tayin eden kahramanlar yetiştiren kadim medeniyetimiz, sizlerin kararlı, çalışkan, sorumluluk sahibi omuzlarınızda yükselecek. Size bırakılan en değerli emanet 'Türk istiklâli' ve 'Türk Cumhuriyeti'dir. Atiye uzanan yolda en güçlü rehberiniz milli ve manevi hasletlerimizdir. Sizler bu vatanın kıymetine vakıf bir nesil olarak ay yıldızlı bayrağımızı medeniyetin göğünde ebediyen dalgalandıracaksınız.

Bu düşüncelerle ebediyete irtihalinin 85. yıl dönümünde, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi, gazilerimizi saygı ve şükranla yâd ediyorum.

                                                                                                                        Dr. Ömer Yahşi

                                                                                                                    İl Milli Eğitim Müdürü

Ekm

29 Ekim 1923’te ilan ettiğimiz Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümü coşkusunu, millet olarak paylaşıyoruz.  Milletimizin ortak azmi ve millî şuurunun neticesi olan Cumhuriyetimize sahip çıkmak ve ülkemizin ve milletimizin geleceği için çalışmak hepimizin ortak görevidir. Bu vesileyle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu kutlu toprakları bizlere vatan kılan tüm şehitlerimizi rahmetle ve minnetle yâd ediyoruz. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun! Biz de Kıbrı Şehitleri Ortaokulu olarak okulumuzda etkinliklerle Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Ekm

May

4-10 Mayıs tarihlerinin İş Sağlığı ve Güvenliği haftası olmasından dolayı Sınıf Öğretmenlerimiz tarafından öğrencilerimize yönelik İş Sağlığı ve Güvenliği semineri verildi. Öğrencilerimizin İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda bilinçlendiği eğitimde sosyal hayatımızda ve iş yerlerindeki güvenlik tedbirlerinin önemine dikkat  çekildi.

May

Bilişim; insanların teknik, ekonomik ve toplumsal iletişimde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin, düzenli ve akla uygun bir biçimde, özellikle bilgisayarlar ve benzeri elektronik aygıtlar aracılığıyla işlendiği, bilgi ve iletişimin bir araya geldiği bilim dalıdır. Bilişim bilimi kapsamında kullandığımız teknolojiler ise dilimizde Bilişim teknolojileri olarak ifadesini bulmaktadır.      

 

Bu amaçla Mayıs ayının ilk haftası olan Bilişim haftası olarak kutlanılmaktadır. İnsanları ortak düşüncede birleştiren ve ulusal bilgi toplumu oluşturmayı hedefleyen bilimin, bu bilgilerin bir anlamda yeniden işlenmesi olan bilişimin ve insanın yaşamını bu denli etkileyen, ufkunu açan, uygarlığı hızla geliştiren teknolojinin bilinçli ve faydalı kullanımı üzerinde durmak amaçlanmaktadır.

May

19 MAYIS 1919 TARİHİNİN ANLAMI VE ÖNEMİ
 
 

UZM. NEŞE ÇETİNOĞLU (*)





19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm noktalarından biridir. Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı tarih olan 19 Mayıs aynı zamanda “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaktadır. Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu görmüştü. Bu nedenle de “gençlik” kavramı Atatürk için ayrı bir önem taşımaktadır. Atatürk gençlerden sık sık bahsederken, yaş sınırı dışında fikri olarak gençliği yani, fikirde yeniliği ifade etmiştir. O’nun şu sözü çok anlamlıdır:“Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir.” (1)

Atatürk’ün gençliğe armağan ettiği ve “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanan 19 Mayıs tarihinin önemini daha iyi anlayabilmek için Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 tarihleri arasında gerçekleştirdiği İstanbul-Samsun yolculuğunu bir kez daha hatırlamamız gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki önemli olaylardan biri Atatürk’ün Samsun’a ayak basışıdır. TürkMilleti Birinci Dünya Savaşı sonrasında kötüleşen koşullar içinde kurtuluş çareleri ararken büyük bir lider Mustafa Kemal Atatürk ortaya çıktı ve Samsun’a ayak basarak “Kurtuluş” yolunu açtı. Dolayısıyla Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 İstanbul’dan başlayan yolculuğu bir kurtuluş dönemini simgeler. Samsun’a ayak basışının taşıdığı önem Atatürk’ün Büyük Nutku’nu 19 Mayıs 1919 Samsun’a çıkışı ile başlatmasından anlaşılmaktadır ki şimdi bu yolculuğu kısaca anlatmaya çalışalım.

Samsun işgal kuvvetleri için önemli noktalardan biriydi. Stratejik bakımdan büyük öneme sahipti ve Karadeniz’den Orta Anadolu’ya açılan en rahat ve güvenilir bir kapıydı. İngilizler 9 Mart 1919 tarihinde Samsun’a askerî birlik çıkarmışlardı. Buna tepki olarak Türk Makinalı Tüfek birliğinden Hamdi adındaki bir teğmenin askerlerini alarak dağa çıkması (2)dikkatleri bu bölgeye çekti ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nin de Türk halkının silâhlandığı konusundaki şikayetleri üzerine bu bölgeye güvenilir bir kumandanın olağanüstü yetkilerle gönderilmesine karar verildi. Bu kumandan Mustafa Kemal Atatürk’tü ve Atatürk uzun zamandan beri ülkenin içinde bulunduğu bu umutsuz duruma üzülüyor ve birşeyler yapmak içinAnadolu’ya geçmek istiyordu. Bu O’nun için bulunmaz fırsattır. İstanbul-Samsun yolculuğu öncesinde Atatürk’le Padişah Vahdettin arasında geçen konuşmayı Atatürk şöyle anlatır:(3)

“-Paşa, Paşa!... Şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin!Bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir (bu bir tarih kitabıdır)! Bunları unutun, dedi, asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir...Paşa, Paşa...Devleti kurtarabilirsin!...

Bu sözlerden hayrete düştüm. Acaba Vahdettin benimle içtenlikle mi konuşuyor?...O Vahdettin ki... bütün yaptıklarından pişman mı olmuştur?Aldatıldığını mı anlamıştı?Fakat, böyle bir yorum ile başka konulara girişmeyi ürkütücü saydım, kendine karşılık verdim:

-Kişiliğe güveninize ve bana bunca yüz verişinize teşekkür ederim...Elimden gelen hizmeti esirgemeyeceğime lütfen güveniniz...”

Atatürk bu konuşmada plânlarının sezilmiş olabileceği duygusuna kapılmıştı ama, O’nu bekleyen ve O’na güvenen bir“Türk Milleti” vardı.

Atatürk ile beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü başlayacak yolculuğa gemi kaptanı İsmail Hakkı Durusu dışında 18 kişi eşlik edecekti. Bu 18 kişinin adları şöyleydi:(4) III. Kolordu Komutanı Kurmay Albay Refet Bey (General Bele), Müfettişlik Kurmay Başkanı Kurmay Albay Manastırlı Kâzım Bey (General DIRIK), Müfettişlik Sağlık Bakanı Doktor Albay İbrahim Talî Bey (ÖNGÖREN), Kurmay Başkan Yardımcısı Kurbay Yarbay Mehmet Ârif Bey(AYICI), Karargâh Erkân-ı Harbiyesi İstihbarat ve Siyâsiyât Şubesi Müdürü Kurmay Binbaşı Hüsrev Bey(GEREDE), Müfettişlik Topçu Komutanı Topçu Binbaşı Refik Bey(SAYDAM), Müfettişlik Başyaveri Yüzbaşı Cevad Abbas(GÜRER), Kurmay Mülhakı Yüzbaşı Mümtaz (TÜNAY),Kurmay Mülhakı Yüzbaşı İsmail Hakkı (EDE), Müfettişlik Emir Subayı Yüzbaşı Ali Şevket (ÖNDERSEV), Karargâh Komutanı Yüzbaşı Mustafa Vasfi (SÜSOY), Kurmay Başkanı Emir Subayı ve Müfettişlik Kâlem Âmiri Üsteğmen Arif Hikmet (GERÇEKÇI), İaşe Subayı Üsteğmen Abdullah(KUNT), Müfettişlik İkinci Yaveri Teğmen Muzaffer (KILIÇ), Şifre Kâtibi, Birinci Sınıf Kâtip Fâik (AYBARS), Şifre Kâtibi Yardımcısı, Dördüncü Sınıf Kâtip Memduh (ATASEV).

Atatürk beraberindeki kişilerle beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü öğleden sonra “Bandırma” adındaki eski bir vapurla Galata rıhtımından ayrılır. 17Mayıs 1919 Cumartesi günü Bandırma Vapuru saat 21.40 sıralarında İnebolu’ya varır. 18Mayıs 1919 Pazartesi günü beklenen yolculuğun sonuna gelinir. Yolcular Kalyon Burnu denilen yerden sandallarla Merkez iskelesine çıkarılırlar. Bu sandallardan birinin sahibi olan İsmail Yurtsever, o zaman için Atatürk’ü tanımadığını söyler,Atatürk’ü sandalda ve Samsun’da iken geniş yakalı lejyon kaputu ve başında kalpakla gördüğünü anlatır. (5)

Atatürk, İstanbul’dan başlayan ve Samsun’da sona eren yolculuk esnasında görevli bir askerdi ve giyimi de buna uygundu ancak Samsun’a ayak bastığı günden birkaç gün sonra asker değil, sivil olarak hareket edecekti.

Atatürk’ün Samsun’a çıkışında gördüğü manzara pek parlak değildi. Şehirde İngiliz işgal kuvvetleri vardı. Pontusçular sokaklarda kol geziyordu. Halk kendisini koruyamayacak durumdaydı. Atatürk bugün müze haline getirilen Hıntıka Palas’ta kaldıkları süre içinde hep bu sorunları düşündü, yolculukta geçirdiği uykusuz geceler sona ermemişti; şimdi de burada uykusuz geceler başlıyordu. Ama, O’nda ve O’nun gibi düşünenlerde bu azim oldukça hiçbir engel aşılmaz değildi.

Kısaca vermeye çalıştığımız bu yolculuk Türk Milleti için bir dönüm noktası oldu ve kurtuluşun başlangıcıydı. Millî Mücadele’yi başlatmak üzere Samsun’da Anadolu topraklarına bastığı 19 Mayıs 1919 tarihinin önemi nedeniyle de 19 Mayıs’ı Türk gençliğine armağan etti. Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi gençlik kavramı genel anlamda fikirlerdeki yeniliği anlatmaktadır.

Atatürk“Gençler!Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler!Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum”(6)derken Türk gençliğine olan güvenini de anlatmıştır.

Atatürk’ün şu sözleri hepimiz için bir rehber olmalıdır:“Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir”(7)demiştir. Atatürk’ü anlamak, yaşadıklarını ve fikirlerini bilmekle mümkündür. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları her zaman göz önünde tutarak, 19 Mayısları Atatürk’ün emanetine daima sahip çıkarak kutlamalıyız.
 
 
 
 

(*)Atatürk Kültür,Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Araştırma Merkezi uzmanı.

(1)Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, Hazırlayan:Utkan Kocatürk, 3. Basım, Ankara 1984, s.76.

(2)Sabahattin Selek,Anadolu İhtilâli, İstanbul, 1981, s.206.

(3)Falih Rıfkı Atay ve Mahmut Soydan, Atatürk’ün Anıları, İstanbul, 1982, s.153.

(4)Fethi Tevetoğlu, Atatürk’le Samsun’a Çıkanlar, Ankara 1987, s.16; Sadi Borak, Atatürk, İstanbul 1973, s.242; Şevket Süreyya Aydemir, Tek Adam 1919-1922, 2.Cilt,İstanbul, 1983, s.19; Sabahattin Selek, Anadolu İhtilâli, İstanbul 1981, s.213.

(5)Hürriyet, 19 Mayıs 1973, s.4.

(6)Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, Hazırlayan:Utkan Kocatürk, 3.Basım 1984, s.164-165.

(7)A.g.e., s.342.

Ekm

 2022 Yılının "Tatbikat Yılı" ilan edilmesiyle birlikte okulumuzda öğrencilerimizin ve tüm personelin katılımı ile 27 Ekim 2022 Perşembe günü saat 09.30'da tüm yurtta gerçekleşen eş zamanlı "Bölgesel Düzey 2022 Tahliye Tatbikatı" yapıldı. 

Tatbikata 480 öğrenci, 18 öğretmen, 3 personel olmak üzere toplam 502 kişi katılım sağlamıştır.

Gerçekleştirilen bölgesel düzey saha ve masa başı tatbikatın amacı;

Afetlere karşı hazırlıklı olmanın temel unsurlarından biri olan muhtemel afet senaryolarını hazırlayıp TAMP kapsamında muhtemel afet durumlarında nasıl bir yol izleneceğinin, koordinasyon ve iş birliği içerisinde öğretmen, öğrenci ve personelin karşılıklı yardımlaşarak birlikte hareket edebilme kabiliyetinin arttırılmasını sağlamak ve 2022 Afet Tatbikat yılı kapsamında okulumuzda "Deprem anı, Deprem sonrası Tahliye ve Yangın Anı Tahliyeleri" ile farkındalık oluşturmaktır.

Haz

Kıbrıs Şehitleri Ortaokulu olarak  02-03 Haziran tarihleri arasında TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı gerçekleştirdik. Açılışımızı Şube Müdürümüz gerçekleştirdi. Fuarımızda öğrencilerin, Anıl Dinçer, İlknur Yıldırım, Nevzat Kahraman, Öznur Özdil, Rümeysa Nur Güzeldağ, Zeynep Deniz, Elif Tonbul, Tuğçe Aydın ve Sariye Vatansever isimli öğretmenlerinin rehberliğinde ortaya koydukları ürünler sergilendi. Sergide emeği geçen tüm öğretmen ve öğrencilere çok teşekkür ederiz.

Mrt

Sivil savunma, ülke savunmasının vazgeçilmez öğelerinden biri olup, yalnızca savaş zamanında değil barışta, yaşanan doğa kaynaklı afetlerde, halkın can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla yürütülen koruyucu ve kurtarıcı faaliyetlerin bütününü kapsıyor.

Topyekûn savunmanın en önemli unsurlarından biri olan; savaşta, afetlerde, yangınlarda ve diğer arama-kurtarma faaliyetlerinde halkın can ve mal kaybını en aza indirme amacını taşıyan sivil savunma konusuna dikkat çekmek amacıyla her yıl 28 Şubat günü ülkemizde Sivil Savunma Günü olarak kutlanıyor. Okulumuzda da bu kapsamda öğrencilerin deprem gibi afet durumlarda farkındalığını arttırmak ve bilinçlendirmek için bir tatbikat gerçekleştirildi.